NE PAZARDI AMA

O kadar yogun bir pazardı ki bugün bir hafta yatsam ancak dinlenicem heralde,

Sabah büyük oğlumun yüzme kursu için Erciyes Üniversitesi 'nin havuzuna gittik, ee gitmişken orda kahvaltı yapmadan olmazdı, Diğer kursiyerlerin anneleri olan Melisfulya dan adaşım , canım ortagım Özlem, ve Benimgüncem den ortağımın adaşı hep birlikte ordaydık
Aramızda kim dilek dilese kabul olurdu heralde,

Yüzme kursunun kapalı olan kapısının camından çocuklarımızı izlerken hepimiz dokuz doğurduk. Her suya atladıklarında yüreğimiz yerinden oynadı.

Neyseki sağ salim bitirdik ve bağ evimize gittik.
Gittik ki ne görelim bütün çiçekler coşmuş, ağaçların dalları meyvelerin ağırlığından yerlere sarkıyor, pırıl pırıl bir güneş, tertemiz hava,

Dedemizin babalar gününü kutlayıp hepimiz işimizin başına geçtik, ben aldım çim biçme makinamı başladım en sevdiğim iş olan çimleri kesmeye

sonra bahceyle ilgili diğer işler, çocuklar, mangal derken bir pazar günü daha böyle sona erdi.

Vee, canım babacım, bir Babalar Günü'nü daha ayrı geçirdik ama sen bütün gün aklımdaydın, çok sevdiğin bahçede babam da olsaydı diye bir çok kez içinden geçirdim. Ama her zaman şükrediyorum ki ayrı yerlerde de olsak senin varlığın bana güç veriyor, en önemlisi bu.